'Mühürsüz seçimin suç duyuruları da meçhul'

 

YSK Başkanvekili Erhan Çiftçi de 16 Nisan 2017 tarihinde mühürsüz oy pusulaları ile ilgili “hata ve ihmali tespit edilen sandık kurulu başkan ve üyeleri hakkında suç duyusunda bulunulması” kararı alındığını ancak, bu görevin ilgili seçim kurullarında olduğunu belirtti. Çiftçi, “Mühürlenmeyen oy zarfı ve oy pusulası ile diğer seçim suçlarıyla ilgili kaç kişi hakkında seçim kurullarınca suç duyurusunda bulunulduğu, suç duyurusunda bulunulan kişilerin görev yaptığı sandıklar ve bu sandıklardaki seçmen sayısı ve kullanılan oy sayısı hakkında Başkanlığımızda bilgi bulunmamaktadır” dedi.

‘ÜLKE KARANLIĞA SÜRÜKLENİYOR’

Yanıtı değerlendiren Budak, “Bu yanıt; mühürsüz seçimin üstünü örtme yanıtıdır. Hukukun ayaklar altına alındığının bir kez daha itirafıdır. Ülkenin kaderiyle, demokrasinin geleceğiyle ilgili  bir konu bilgi yok denilerek geçiştirilecek bir konu değildir. Kendisini bağlayan kanunu çiğneyen, oylar sayılırken kanunu tanımayacağını ilan eden YSK, kendi aldığı kararı da görmezden geliyor. ‘Bilgimiz yok’, ‘yetki seçim kurullarında’ diyerek, ülkenin geleceğini etkileyen bir süreci perdelemeye çalışıyor.  Mühürsüz seçimle ilgili bu kadar tartışma yapılırken, ilgili seçim kurullarından bilgi almak ve bunu şeffaf şekilde kamuoyuyla paylaşmak bu kadar zor bir iş midir? Dert halkın iradesi ve şeffaflık değil. YSK, dokunulmazlığın arkasına saklanarak, mühürsüz seçimdeki tüm sorumluların meçhul kalmasını sağlıyor. Böylece kendi sorumluluğunu da bir kez daha örtmüş oluyor. Milletin iradesi, kanun hiçe sayılarak yok ediliyor ama ortada adli takibata uğrayan hiçbir sorumlu yok? Hukuk devleti, hukuku korumakla görevli yargı kurumları eliyle yok ediliyor ve ülke gayrı meşru anayasa değişikliğiyle karanlığa sürükleniyor” diye konuştu.